Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 77

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 77 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 77

Metni okuyunuz. Aşağıdaki soruları okuduğunuz metin çerçevesinde cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

Şarkısız Gecelerin İlki

O sabah yalnız Sarıkum’a yağmur yağmış. Bunu çok sonra öğrendim.
Bizler için, bütün öteki günlerden biraz değişik bir gün olmuştu bu. Serindi, sıkıcıydı. Sarıkum, aylardan beri ilk olarak yağmuru koklayabiliyor, emebiliyordu.
O gün yalnız ninem vardı evde. Onun saçımı başımı kurulayışı, annemin paylamasından da daha sert gelirdi bana. Sert gelirdi ya, beni tartaklayacak elin, yalnız onun eli olmasını isteyecek kadar da severdim onu.

Fikret sünnet olalı bir hafta olmuştu ancak; gözümde birden büyümüştü ama bu birkaç gün içinde; büyümüş, çok büyümüş, koskoca bir adam olmuş gibiydi. Oysa bizi hiç düşündürmemişti aramızdaki yaş farkı; onunla konuşurken, altı yılı hiç getirmemiştim aklıma, o güne kadar…
Ninem ağır ağır yukarı çıkarken, Fikret beni yan odaya çekti. Kapıyı kapar kapamaz yere çömeldi, karyolanın altından, kırmızı lokomotifin, yeşil vagonların, parlak çelik rayların dolduğu oyuncak kutusunu çekti. Trenle oynamak benden çok onun hakkı gibi gelirdi bana… Babası, Sarıkum istasyon şefiydi çünkü.

Birden rahatlamış olduğumu hâlâ hatırlarım. Bir haftalık büyüklüğü savrulup gitmişti Fikret’in. Keyfim yerine geldi, oyuna daldık.
Oynamaktan yorulunca yere yatıp kitap okuduk. Odaya dolan güneş bizi, daldığımız uzak adalardan güçlükle getirdi Sarıkum’a. Ama kimse tutamazdı bizi artık. Gene de, ninemin bizi salıvermesini beklemiştik ya sokak kapısının önünde…

(…)
Yanımıza geldiklerinde, Çetin, hepimizi birden kucaklayacakmış gibi bir hareketle “Alman orduları Polonya’ya girmiş,” dedi. Ses çıkmamıştı bizden, gene de çıkmadı. Metin bisikletini, o irikıyımlığına yaraşan bir sertlikle Çetin’in eline tutuşturarak bize daha da yaklaştı, eli belinde “Harp başladı demek istiyoruz, anladınız mı?” diye savurdu. “Babam radyodan biliyor.”
Sarıkum’da o zamanlar bir onlarda bir de Çuhacı’ların takım taklavat doluştukları meşhur oniki odalı evde radyo vardı. Bu evlerin ikisi de demiryolunun öte yanındaydı. Çetin’le Metin’in böbürlenişini haklı görürdük bu yüzden. Annem babam bile onlara sık sık “misafirliğe” değil de “radyo dinlemeğe” giderlerdi.

(…)
Harp başlamıştı… Hani tarih kitaplarında gördüğüm, atların, mızrakların biribirine girdiği, ölülerin yerlerde yattığı resimlerdeki gibi.
Fikret’e baktım. Susmuştu o. Sonra bana bile bakmadan istasyona doğru uzaklaşmağa başladı. Durgundu, yolda yürürken bile. Koşardı oysa her zaman. Metin’lerse, evlerinde bundan dolayı hiç de üzüntü duyulmuyormuş gibi konuşmuşlardı, her zamanki hâlleri vardı üstlerinde, içlerinde. Anlayamıyor- dum. Eve koştum.
Ninem oturma odasındaki sedire uzanmıştı. Koşup tepesine dikildiğimi, ikizlerle ötekilerden duyduklarımı bir solukta anlattığımı hatırlarım.

(.)
Bunları söylerken bakmamıştı yüzüme. Kızmışa da pek benzemiyordu ya; gözleri yaşarmıştı yalnız. (.) Almanları annemin de sevmediğini biliyordum. Çok sonra öğrenecekmişim nedenini. Dayımın genel savaşta ölümünü onlardan bilirlermiş…
(.)

  • Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 77 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!