Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
8. Sınıf Türkçe Çalışma Sayfaları

8. Sınıf Türkçe Çalışma Sayfaları Kitabı Cevapları 4. Ünite Sayfa 3

8. Sınıf Türkçe Çalışma Sayfaları Kitabı Cevapları 4. Ünite Sayfa 3 Meb Yayınlarına ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

8. Sınıf Türkçe Çalışma Sayfaları Kitabı Cevapları 4. Ünite Sayfa 3

ATATÜRK VE TÜRK KADINI
Atatürk annesini çok severdi. Annesinin sevdiği bir şarkıyı duyduğu zaman gözleri yaşarırdı. Şu hikâyeyi hem Atatürk’ten hem de sonradan, kardeşi rahmetli Makbule Atadan’dan dinlemiştim: Büyük Taarruz’dan önce idi. Biz harp hazırlıkları ile meşguldük. Cepheye hareket gününü Ankara’daki yabancı temsilciler fark etmesinler diye bir çay ziyafeti tertiplenmişti. O gün Ankara’da herkes çay ziyafetine gitmişti. Ben de sefer kıyafetlerimi giyerek anneme veda için odasına girdim. Annem rahatsızdı. Yatağında oturuyordu. Elini öptüm izin istedim. “Nereye?” dedi. “Çay ziyafetine.” dedim. “Bu kıyafet ziyafete mahsus değil” dedi. Çizmelerimi gösteriyordu. Fakat üstelemedi. Üzülmesin istiyordum. Biz gittikten, saatler geçtikten sonra meraklanmış, Merkez Kumandanı’nı çağırtmış: “Nerede benim oğlum?” “Efendim, çay ziyafetine gitti.” “Hayır, çay ziyafetine gitmedi. Ben biliyorum. O, muharebeye gitti. Bir kalem kâğıt getirin, benden ona bir mektup yazın” Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım oğluna şu mektubu yazdırmış:
“Oğlum, seni bekledim. Dönmedin. Çay ziyafetine gideceğini söyledin. Ama ben biliyorum, sen cepheye gittin. Sana dua ettiğimi bilesin. Harbi kazanmadan dönme.” Annen Atatürk, bu mektubu aldığını anlatırken sanki yeni almış gibi duygulanıyordu. “İşte benim annem” diye arkadaşlarına gösterdiği o mektup, zaferin kazanılmasına yardım etmişti. Çünkü o mübarek annenin dileği, cephede onu okuyan ve duyanların hepsini harekete geçirmişti. Atatürk, bütün annelere saygı gösterirdi. Zaten kadınları saymak, onlara yer vermek, onları öne geçirmek, anayı saymak ve bunu belirtmek değil midir? Küçük Ülkü’yü bile dört yaşında olduğu hâlde yanına oturturdu. Bir gün o da anne olacak diye onu korurdu. Atatürk, tesadüf ettiği her anneye kendi annesini sayar gibi saygı göstermekle kendi öz annesini her defasında yüceltmiştir. Atatürk’ümüzün kadın hakkındaki anlayışını kendi eliyle yazdığı notlardan okuyalım. Bu notlar, Yardım Sevenler Derneğinin ismi, son şeklini almadan önce bir toplantıda isim münakaşa edilirken kendisi tarafından yazılmış, o zamanki reis Bayan Eldeniz’e okutulmuştu. Birisi “İsim, Yoksul Kadınlara Yardım Derneği olsun” demişti. Atatürk’ün yüzüne, düşünceli, çatık kaşlı bir hava gelmiş ve fotokopisini bu yazının sonuna koyduğum şu notları yazmıştı: ”Yoksul kadın, burada hiçbir şeyi olmayan kadın anlamında alınmıştır. Hâlbuki kadın denilen bir varlık kendiliğinden yüksek bir varlıktır. Onun yoksulluğu olamaz. Kadın yoksul demek, onun bağrından kopup gelen bütün insanlığın yoksulluğu demektir. Eğer insanlık bu halde ise kadına yoksul demek uygun görülebilir. Hakikat bu mudur? Eğer kadın dünyada çalışan, muvaffak olan, zengin olan, maddi ve manevi zengin eden insanları yetiştirmişse ona yoksul sıfatı verilebilir mi? Verenler varsa onlara nankör denirse doğru olmaz mı?”

  • Cevap:

8. Sınıf Türkçe Çalışma Sayfaları Kitabı Cevapları 4. Ünite Sayfa 3 Meb Yayınları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
1
clap
0
happy
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!