Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Atasözünün Açıklaması Anlamı Hikayesi Kısa
Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Atasözünün Açıklaması
Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Atasözünün Anlamı
Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Atasözünün Hikayesi Kısa
Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Atasözünün Öyküsü
AKILSIZ BAŞIN CEZASINI AYAKLAR ÇEKER ATASÖZÜNÜN ANLAMI
- İyi düşünülmeden yapılan işleri düzeltmek için oradan oraya koşturmak zorunda kalırız; sıkıntıyı ayaklanmız çeker.
- Daha fazla emek, güç ve çaba sarf etmek zomnda kalırız.
- Yöneticilerin yanlış tutum ve kararlarının cezasını yönetilenler yani halk çeker.
AKILSIZ BAŞIN CEZASINI AYAKLAR ÇEKER ATASÖZÜNÜN HİKAYESİ
Ormanlar kralı aslan, karın ağrısından kıvranmaya başlar, bir gün…
Bunu duyan hayvanlar toplanıp aslanın inine koşar hemen… Onu bir an önce sağlıklı görmek istediklerini söyleyip geçmiş olsun dileklerini iletirler sevgili krallarına.
Aslan, bakar ki gelenlerin arasında tilki yok.
Canı sıkılır bu işe. Sorar:
“Tilki neden gelmedi, bileniniz var mı aranızda?” diye.
Hemen öne çıkarak kurt:
“Efendim, siz de bilirsiniz, tilki kendini beğenmişin biridir; kuyruğuna bakar, çalım satar,” der.
Öfkeyle kükrer aslan:
“Çabuk, bulup getirin şu saygısızı bana!” Pürtelaş uçup karga, bulur tilkiyi bir tenhada.
“Aman çabuk,” der, “aslan seni çağırıyor. Herkes geçmiş olsuna geldi, bir sen gelmedin. Kurt, senin kendini beğenmişliğinden dolayı gelmediğini söyleyince küplere bindi.” Kurnaz tilki anlar her şeyi, o anda. Kargaya:
“Git haber ver, ben şimdi geliyorum,” der.
Karga havalanır havalanmaz, yavşanotu toplamaya başlar tilki, yol kenarından; soluk soluğa çıkar aslanın karşısına.
Lafı dolaştırmaz aslan, konuya girer hemen:
“Ben burada karın ağrısından kıvranırken geçmiş olsuna bile gelmiyorsun sen!” der kükreyerek.
“Ah efendim,” der kurnaz tilki, “kuru kuruya herkes gelir, geçmiş olsuna… Ben derdinize derman olacak ot arıyordum, buldum sonunda!”
Topladığı yavşanotlarını uzatır aslana.
“Ne olacak bu otlar?” diye sorar aslan, öfkesi yatışmıştır biraz. Tilki, saygıyla eğilir önünde:
“Kaynatılıp içilecek efendim!” der.
Emreder aslan, yavşanotları kaynatılır hemen.
Kaynamış suyu içen aslan, karın ağrısının geçtiğini görünce: “Yatırın falakaya şu kurdu,” diye kükrer, “başkaları için ileri geri konuşmasın bir daha!”
Sıkı bir falakadan geçen kurt, bir kenarda acıyla inlerken yaklaşır tilki yanına, hınzırca gülümseyerek:
“Geçmiş olsun kurt kardeş!”
Ona ters ters bakan kurt:
“Ahh, ayaklarım, ayaklarım,” diye sızlanmaya kalkınca,
“Eee, ne yapalım,” der tilki, “akılsız başın cezasını ayaklar çe- kermiş!”