Tansiyon Nedir

Her insanın tansiyonu zaman zaman gereğinden fazla yükselir ya da düşer. Ancak birçok insan tansiyonun ne olduğunu ve tansiyonun değişmesine neyin sebep olduğunu bilmez. Tansiyonu, yani kan basmanı düzenleme görevi böbreklerimize verilmiştir. Kan basıncını belirleyen ana faktör ise damarlardaki sıvı miktarıdır. Damarlardaki sıvı ne kadar fazla olursa tansiyon o ölçüde yükselir.

Vücut damarlardaki fazla sıvıyı kalbin ön odacıklarındaki algılayıcılar sayesinde hemen fark eder. Kalp kendisine gelen fazla sıvıdan dolayı gerilince kalpteki algılayıcılar hemen beyne sinyal gönderir. Beyin bu durum karşısında hemen böbreğin damarlarını ayarlar ve kanın süzülmesini arttırır. Ayrıca artan kan basıncı kalbin çok fazla gerilmesine ve kas liflerinin arasının açılmasına sebep olur. Bu kasların içinde bulunan mesaj molekülleri serbest kalıp kana karışır. Bu moleküller yoluyla kalp de böbreklere mesaj yollamış olur ve vücuttan atılan sıvı miktarı artar. Böylece kan basıncı normal seviyeye iner ve kalp sağlıklı bir şekilde çalışmaya devam eder.

Tansiyonun düşük olduğu durumlarda ise böbrek renin adlı bir madde salgılar. Bu madde karaciğerde üretilen başka bir maddeyle birleşerek “anjiotensin-1” molekülüne dönüşür. Bu madde de akciğerde bulunan ACE adlı bir enzim aracılığıyla “anjiotensin-2” molekülüne dönüşür. Bu molekül sadece kendisiyle birleşmek üzere damar yüzeyinde bulunan algılayıcılarla birleşerek damarların büzülmesini ve tansiyonun yükselmesini sağlar.