
İbham Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler


İBHAM / KAPALI BIRAKMA
İbham Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler
Kapalı bırakma. Bir sözün ilk bakışta anlaşılmasının engellenerek kapalı olarak söylenmesi sanatıdır.
********************
Ettik o kadar refi taayyün ki Neşâtî
Ayîne-i pür-Tâb-1 mücellâda nihânuz
Neşâtî
Neşâtî, insanın maddi ve manevi varlığını oldukça kapalı bir üslupla anlatarak ibham sanatı yapar. Bu kapalılık ancak Divan şiirinin beslendiği epistemolojik kaynakları iyi bilmekle çözümlenebilir. Şüphesiz ki bu kaynakların başında din ve tasavvuf gelmektedir. İnsanın varlığının aynada görünüp görünmemesinin sır perdesi, ancak tasavvuf felsefesinin/öğretisinin perdeleri aralanarak açıklığa, kavuşabilir. Ayrıca bu konudaki ekol, felsefe ve üslupları iyi bilmek gerekir. Sebk-i Hindî gibi.
********************
Vurdukça bu nehrin ona aksi
Kaçtım o bakıştan o dudaktan
Baktım ona sessizce uzaktan
Vurdukça bu aşkın ona aksi…
Ahmet Haşim, Bütün Şiirleri
Ahmet Haşim, sevgiliyi oldukça kapalı bir üslupla anlatarak ibham sanatı yapar. Şiirde sadece dudak ve aşk gibi sevgiliyle ilgili ipuçları vardır. Burada şairin aşık sevgiliye aşık olma gibi bir korkusu söz konusudur.
********************
Gözlerde bir anlık alevle
Yanmıştı o birdenbire bir gün
Olmuş nice kalbler bir avuç kül
Bir böyle alevden tutuşup dün
Halit Fahri Ozansoy, Edebiyat Lûgatı/57
Halit Fahri Ozansoy aşkı büyük bir kapalılık içiresinde anlatmaktadır ki, anlatmış olduğu şeyin “aşk” olduğuna dair şiirde sadece önemli ipuçları vardır. Bu ipuçları; gözlerdeki alev, kalplerin tutuşması ve kül oması gibi kapalı ifadelerdir.
********************
allahtan pencere açmışlar içi sıkılan evlere
pencereler olmasaydı
nasıl gezerlerdi
karanlıklarda
ayağa halkmış böcekler
nasıl tırmanırlardı
merdivenlerden
Halet Çelebi, Om Mani Padme Hum
Asaf Halet Çelebi, medeniyet kuran insanların kurmuş oldukları medeniyete yabancı olduklarını insanı böcekleştirme şeklinde sembolize ederek kapalı bir şekilde anlatır. Pencerelerin içinin sıkılması tamamen bir kişileştirmeyle ilgilidir. Bu şiirin arkaplanında karanlıklarda yaşayan insanın mistisizm felsefesinin/yaşantısının sonunda aydınlığa varılacağına dair kuvvetli bir inanç vardır. Burada Tanrı aydınlığın, insan ise karanlığın bir sembolü olarak karşımıza çıkar.
********************
Uyanır, Beyaz şimdi gecede yalnız
Koyar o ağzını ağzıma karanlık
İlhan Berk, Aşıkane/16
İlhan Berk’in yukardaki dizelerinde “Beyaz” sözcüğü büyük harfle yazıldığına göre özel bir isim olduğu anlaşılıyor. Beyaz’ın yalnız olduğu bir gecede uyandığı ifade ediliyor. Fakat karanlık şairi öpen bir sevgili gibi tasavvur ediliyor. Sevgili karanlık, şair beyaz olduğuna göre karanlığı ortadan kaldırır/örter. Karanlığın dişi olması cinselliğe yoğun bir göndermedir. Beyaz/karanlık çatışmasıyla etkili bir tezat sanatının oluşuturlduğuna da dikkat etmek gerekir. Bu beyti modern şiirin önemli bir ibham örneği saymak gerekir.
********************
laleliden dünyaya giden bir tramvaydayız
birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
sevişmek bir kez daim yürürlüğe giriyor
bütün kara parçalarında
afrika dahil
Cemal Süreya, Sevda Sözleri/43
Cemal Süreya, cinselliği üstü kapalı bir şekilde anlatarak ibham sanatı yapar. Şair Laleli’den tramvaya binmiştir ve yanında sevgilisi vardır. Bu birliktelik sevişmeyi yürürlüğe/icraya koymuştur. Bu sevişme/erotizm yerellikten evrenselliğe taşınır. Ereud sonrası modern dönemin insan kimliği ve kişiliği daha çok erotizmde şekillenir.
********************
eskilerin ırmak gibi şairleri vardı
şelâle olup köpük köpük dökülen
azizim boşver
aradaki haşeratı
Ebubekir Eroğlu, Yirmidön Şiir
Ebubekır Eroğlu, eski şairlerle yeni şairler arasındaki farkı büyük bir kapalılık içerisinde anlatır. Eski şairler ırmak olarak nitelendirilirken eski ile yeni arasındaki bulunan ve şiirinin hiçbir epistemolojik temeli olmayan şairler haşerat olarak dışlanırlar. Eski ve yeni şairlerin iyi olma ölçüsünü gelenekle olan bağları belirlemektedir. Geleneğin dışındaki şairler birer haşerat olarak görülür.